07 Aralık 2021, 15:30 | #1 |
Dur Dinle Beni Biraz.
Dur dinle beni biraz Bu sana yazdığım kaçıncı şiir Ben yine karanlıklar içindeyim Sen yokken içimi kim ışıtacak Lütfen dur dinle beni biraz Kapanmayan ve büyüyen bir yara bu Kanser gibi yavaş yavaş ölüyorum Olmadığın her saniye yok oluyorum Alışamadım bir türlü ama kabullendim Kazansamda kaybedeceğim bir savaş bu Ve çoktan ağır bir mağlubiyet aldım Zaten Kaybetmek için sevmek yeterliymiş Dur dinle beni biraz Amansız bir savaş veriyorum içimde Sadece yazarak savunabiliyorum kendimi Oysa ne benim kalemim seni yazarak bitirebilir Ne de şu kağıtlar yeter senin cennet yüzünü anlatmaya Dur dinle beni biraz Her gece güneş doğana dek bekliyorum kapında Halbuki ne ben çilingirim Ne de sen kapıyı açacaksın biliyorum Yinede şu kısacık zamanlı ömrüme inat Zamansızca seveceğim seni Ama şunu da bilki Yokluğun ölmeyi istemekken Varlığın yaşamaya sebep Dur anla artık beni biraz Ben Yusuf değilim Çıkamadım beni bıraktığın dipsiz kuyudan Ruhu çürümekte bir insanım artık Ama korkma bir fotoğrafın beni ayakta tutacak Dur dinle beni biraz Ben seni salıncak sırası bekler gibi bekledim O kadar heyecanlı bir o kadar da başkası kapacak korkusu içimde Ve ben seni annemi sever gibi sevdim O kadar muhtaç bir o kadar da kaybedeceğim korkusu içinde. Çağatay Erol
________________
Bir Defa Aldatan Kisiyi Affedersen, Seni Yine Kullanir;
Çünkü Ihanet Bir Ruh Hali Degil, Karakterin Dökülüş Biçimidir. |
|
|
Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 ziyaretçi) | |
|
|