17 Ekim 2021, 15:50 | #1 |
Nuyageva
Doruktan uzattıkça mercan bakışlarını
Bazen güneşe bakan gülleri hatırlarım Yaprakları en ücra yıldız kanatlarından Ezgiler sağnak sağnak iner dudaklarından Bazen fosforlu bir gemi belirir ufukta Köpürür ülkemin siyah koylarında Aralayıp susamış mekan bulutlarını Doruktan uzattıkça mercan bakışlarını Bazen bir kapı açılır rüyalarımda Sonsuzluk çiçek tozu, dökülür avuçlarıma... O nasıl maceraydı, o nasıl düştü Çevresine ihtilal kuzgunları üşüştü. Ay görünce düzenli ışıyan gözlerini Hıçkırıklı bir mendil gökten kıyıya düştü Öyle maktul bir esaret boşaldi ki doğudan Köleler ata bindi, sultanlar yaya düştü Nuyageva bir gümüştü, tılsımlı bir gülüştü... Nurullah Genç |
|
|
Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 ziyaretçi) | |
|
|