Kast Sistemi Ve Dalit Sosyal Tanimlanmasi

**CeReN** · 06 Aralık 2021, 12:19

Sosyal ozdeslesme, insanlarin genellikle toplumdaki sosyal statuyu gormemeleri ve ondan kopmus olmalari kavramiyla ilgilidir. Bu durumda, diger ust kasttan kendi durumlarini karsilastirirlar ve kendilerine ben kimim, toplumdaki konumum nedir sorusunu sorarlar. Ayrica kendi statulerini cevrelerindeki diger kisi ve gruplarla iliskilendirir veya karsilastirirlar.
En uc haliyle kast sistemi dokunulmazlik olarak kendini gosterir ki bu da ezilmis veya kirilmis olarak adlandirilan Dalitler icin asil kimligini yitirecek kadar asagilayicidir. Kast sisteminin disinda kalanlar saf olmayan, kirli ve dokunulmaz, asagi insanlar olarak kabul edilir. Alt gruptaki bu etiketli statuler, onlari diger ust kast grubundan izole olmalarina neden olmustur. Mahatma Gandhi, dokunulmaz Dalit’i Tanri’nin cocuklari anlamina gelen Harijans olarak yeniden adlandirmis, ancak Hint toplumunda esit statu saglamamistir.
Dokunulmazlar terimi genellikle, elle cop toplama, insan diskisi temizleme, sehirden hayvan lesi temizleme gibi en istenmeyen ve tatsiz isleri yapmak icin zorla gorevlendirilen kisileri ifade etmek icin kullanilir. Butun bu zorlu ve kirli islere devam etmeleri nedeniyle ne ekonomik durumlari duzelmis ne de sosyal statuleri. Ek olarak, kirli is toplumda ek damgalanmaya zorlanmistir. Gates vakfi tarafindan Hindistan’da yurutulen bir ankete dayali olarak toplanan veriler, sanitasyon ve temizligin birlikte calismasinin, 2017’de Hindistan’daki temizlik iscilerinde %90’i alt Dalit alt kastlarina ait olan 5 milyon kisinin istihdamina katkida bulundugunu bulmustur.
Eski Hindistan’dan beri Dalitler, okula, tapinaga, festivale ve kliniklere gitmelerine izin verilmediginden ekonomik olarak marjinallestirilmislerdir. Bros, uzun suredir ayrimciliga maruz kalanlarin, azalan bir oz imajdan da muzdarip olabilecegini belirtmistir. Benzer sekilde, ayrimciligin surekliliginin, kendi alanlarindaki algilarini, beklentilerini, davranislarini ve tercihlerini yeniden sekillendirebilecegini de desteklemistir. Toplumsal kimlik icindeki oz-ayrimcilik ve azalan oz imaj nedeniyle, zalime karsi herhangi bir toplu eyleme tepki gosterirler. Bazi bireyler, benlik saygisi ve benlik imaji nedeniyle ayrimciliga tahammul edemez ve intihar eder. Ornegin, Bihar’in Gaya Bolgesi’nde bir dogum gunu partisinden gelen Dalit kizini ust kasttan genclerin kacirdigi bir olay bildirilmistir. Olaydan sonra kiz benlik saygisini korumak icin kendini asmistir.
Kast Sistemi ve Dalit Sosyal TanimlanmasiEgitimli bireyler arasinda Dalit intihar vakalari artmaya devam etmektedir. Dalit insanlarina yonelik ayrimcilik her sektorde, okulda, kolejde, Universitede, Kurumda, Isletmede vb. dogasinda vardir. Dr. Payal Tadvi bir Dalit ogrencisi Mumbai’deki BYL Nair Hastanesinden MD Jinekoloji okumakmtadir. 2019’da ust kasttan kidemli meslektaslarinin kastci sozleriyle taciz ettigi iddiasiyla intihar etmistir. Benzer bir durumda 26 yasindaki Dalit ogrencisi Rohith Vemula’nin 2016 yilinda universite yonetimi tarafindan kast temelli ayrimcilik nedeniyle Hydrabad Universitesi’nde kendini astigi iddia edilmistir.
Tum bu uygulamalar Hindistan’da yasalarca yasaklanmistir, ancak uygulamanin her eyalette hala yaygin oldugu gizli degildir. Kast temelli ayrimciligi ortadan kaldirmak icin Hindistan bircok yasa cikarilmistir ve bu yasalar asagidaki gibidir:
• 1955 Sivil haklarin korunmasi yasasi,
• 1955 Dokunulmazlik (Suclar) yasasi,
• 1989 Planlanmis kastlar kabileler (zalimliklerin onlenmesi) yasasi,
• 2013 Copculer ve rehabilitasyon yasasi,
Ancak, bu yasalar Hindistan’da hala basarili bir sekilde uygulanmamistir. Hindistan’da bile Ulusal Insan Haklari Komisyonu, SC & ST Ulusal Komisyonu vardir, ancak bu kurumlar tum Dalit vakalarina karsi onlem almaya karsi savunmasizdir. Ne toplum ne de Devlet Dalitlerin haklarinin korunduguna inanmamaktadir. Dalit insanlarina yonelik ihlallerin cogu insan haklari ihlali olarak degerlendirilmemektedir. Dokunulmazlik, Hindistan’da kabul edilen 1955 Dokunulmazlik (Suclar) yasasinda sinirlandirilmistir.
Buna gore, Dalit’in toplumun diger uyeleriyle birlikte yemek yemesi durumunda ortak kuyular, goletler gibi kaynaklara erisim icin dokunulmazligin kesinlikle yasak oldugu, okullarda ve diger yerlerde ayri oturma duzeninin saglanmamasi, tapinaklara, turistik yerlere, dukkanlara veya ortak koy yollarini kullanmasina engel olunmamasi gerektigi belirtilir. Toplum, inanclarini yerine getirmeleri ve mulkleri satin almalari icin onlari boykot edemez.

Dalit’in Sosyal Karsilastirmasi
Kast Sistemi ve Dalit Sosyal TanimlanmasiSosyal karsilastirma dunyasinda, insanlarin belirli bir grubun ve uyelerinin goreceli degerini veya sosyal konumunu sosyal karsilastirma sureci araciligiyla tanimlanir.Modern Hindistan’daki Dalitler, sosyal tabakalasma nedeniyle hala ust kasttan surekli sosyal karsilastirmayla karsi karsiyadir. Cesitli sosyo-ekonomik, kulturel ve yapisal ayrimciliklar ve yetkisizlestirmeler, alt kastlar altindaki kast kavramini genisletmek icin Hint toplumunda Dalitlerin tanimlanmasini etkiler.
Nesiller boyu ayrimciliga maruz kalan ve sosyoekonomik statuleri surekli olarak marjinallestirilen Dalitler. Dislanan kisilerin (egitim duzeyi dusuk, saglik durumu kotu ve gelir duzeyi dusuk olanlar) sosyo-ekonomik kosullari, bir miktar iyilesmeye ragmen degismemistir. Insanlar esit derecede calisamazlar, bu nedenle Dalitler olarak etiketlenirler ve ezilenler veya mirastan mahrum birakilanlar olarak da bilinirler.
Dalit toplulugunun her zaman toplumun ana akimindan dislanmis oldugu, yukarida bahsedilen sosyal kimlik teorisi surecinin unsurlarini anlamak mumkundur. Bir yandan degisen zamanlarda, anayasa Dalit toplulugunun sosyal adaletinden bahseder ve onlari toplumun ana akimina tasir. Ote yandan Dalit toplulugu hala toplum tarafindan boykot edilmekte ve insanlik disi bir yasam surdurmek zorunda birakilmaktadir. Ust kast toplumuna mensup insanlarin cogunlugu Dalit toplulugunu cok rezil gozlerle gormekte ve halka acik yerlerde onlari istismar etmektedir.
Ust sinif toplumu, secim surecine katilmalari halinde Dalit adaylarini kucuk dusurdugu her sosyal ve yasal kurumda tum yuksek mevkileri korur. Ne zaman bir firsat bulsalar, kastlari adina onlara hakaret ederler. Ust kasttan kisilerin bu tur uygunsuz ve ayrimci davranislari, toplumda Dalit toplulugunun olumsuz kimligini olusturur. Dalit toplulugu, ust kasttakilerin kendilerine karsi olumsuz ve ayrimci bir tutum sergilediklerini gorduklerinde, kendilerini toplumun ana akiminin disinda sayarlar. 1955 yilinda Albert Cohen, sosyal husran teorisinde, toplumdan gelen insanlik disi davranislari goren bireyin husrana ugradigini ve bunun da olumsuz dusunce yarattigini belirtmistir. Ayni sey Dalit toplulugu icinde de olmaktadir.
Cohen, hem ust hem de orta siniflar icin gecerli olan asari, bireysellik, hirs ve gecikmis tatmin gibi sinif degerleri ile ilgilenir. Cohen, burada ifade edilen degerlerin dogrudan orta ve ust sinif sosyallesmesinden kaynaklandigini, dolayisiyla Amerikan deger sistemine egemen olduklarini one surmustur. Ne yazik ki, isci sinifinin sosyallestigi sosyo-ekonomik ortamlar nedeniyle bu degerlerin isci sinifi insanlar tarafindan elde edilmesi zordur. Toplumun beklenti ve bunun sonucunda ortaya cikan sonuc standartlari, isci sinifini hayal kirikligina ugratmis ve hosnutsuz birakmistir. Oradan, en temel nevroz ve psIkoz turlerinden psIkopati ve cesitli akil hastaliklari gibi daha karmasIk kosullara kadar cesitli akil hastaliklari ortaya cikar.Kast Sistemi ve Dalit Sosyal Tanimlanmasi
Bu makale, Albert Cohen’in statu husrani teorisi altinda toplumda ust kastin kendileri icin yarattigi ayrimcilik ve olumsuz kimlik nedeniyle husrana ugrayan Dalitlerin ne gibi adimlar attigi bilgisi yer alir. Dalit topluluguna ust kast tarafindan dayatilan sosyal ayrimcilik ve olumsuz kimlik, iyimser ve karamsar gorusler olmak uzere ikiye ayrilmistir. Iyimser bakis acisina sahip Dalit bireyleri, zaman ve kosullara gore ayrimci ve olumsuz kimliklerini degistirerek toplumsal onurlarini kazanmak icin mucadele devam etmektedirler.
Verecekleri mucadelenin toplumu reforme edecegine, toplumun ana akimi icinde esit statulerini kazanacagina inanmaktadirlar. Ancak karamsar gorusler zihinlerde olumsuz dusunce yaratir, toplumsal ayrimcilik ve olumsuz kimlik nedeniyle husrana ugrarlar. Bu tur insanlar zamanla ve kosullarla mucadele edemezler ve mevcut sosyal sistemde geleceklerini karanlik bulurlar. Bu Dalitlerin ruhen o kadar incinmisler ki, yasama arzularini bitirerek intihara yonelmektedirler.

Belge Analiz Yontemi
Bu calisma, Hindistan’daki Dalit intihari calismasi icin (bir tur icerik analizi olan) dokuman analizi yontemini uygulamistir. Kitap, gazete, dergi, makale, dergi gibi basili ve elektronik belge materyallerinin sistematik olarak incelenmesi amaclanmistir. Belge analizi, anlami ortaya cikarmak, kavrayis kazanmak ve bilimsel bilgiyi gelistirmek icin verilerin incelenmesini ve yorumlanmasini gerektirir. Arastirmacilar, bir metindeki cesitli kelime ile kavramlari anlam ve iliskileriyle birlikte belirlemek icin nicel ve nitel analizin bir kombinasyonunu kullanir. Ardindan metin, yazar(lar), izleyici, hatta zaman ve kultur hakkinda cikarimlarda bulunur.
Yazar bu teknigi kullanmaya karar vermistir, cunku Hindistan’daki gazeteler, dergiler ve diger literatur, Dalitlerin sorunlari hakkinda en buyuk ve en iyi haber kaynagidir. Yazarlar, dokuman incelemesi yontemini kullanarak belirli bir sure icinde meydana gelen Dalit intiharina iliskin verileri kolayca toplayabilmistir. Neredeyse her durumda, bir Dalit intihari oldugunda, gazeteler sadece olasi nedenleri degil, ayni zamanda Dalitlerin kastlari nedeniyle nasil ayrimciliga ugradiklarini da bildirmislerdir. Arastirmacilar, bu calismanin ana kaynagi olarak Hindistan’daki gazetelerden (basili ve elektronik) ve dergilerden elde edilen ikincil verileri kullanmislardi. Belge analizi icin ikincil veriler Amar Ujala, Dainik Bhaskar, Dainik Jagran ve Jansatta gibi Hintce gazetelerden toplanmistir.
Hindistan’in Bihar, Haryana, Madhya Pradesh, Maharashtra, Rajasthan ve Uttar Pradesh gibi cesitli eyaletlerinden veriler toplanmistir. Dalit kastlarinin intihar vakalari bu bolgelerde genis capta duyurulmakta ve vurgulanmaktadir, bu nedenle bu alanlardaki guncel konulari incelemek zorunludur. Yazarlara gore, bildirilen 50 Dalit intihar vakasinin cogunlugu bu bolgelerde bulunmustur.
Bu Dalit intihar olaylarinin her biri, magdurlarin yas grubu (11-20 yas, 21-30 yas, 31-40 yas ve 41-50 yas), cinsiyet (erkek ve kadin) gibi cesitli gruplara ayrilmistir. Dalit intiharinin nedenleri (sosyal asagilama, sahte hirsizlik vakalari, cinsel taciz, temel ihtiyaclarin olmamasi ve bulunamamasi gibi intihar nedenleri ve doktor, ogrenci, ciftci, memur, gazeteci ve isci haric magdurun meslegidir.
Bu calismanin verileri 2015 ile Haziran 2021 arasinda toplanmistir. Mevcut calisma icin ornek vakalar, giris bolumunde atifta bulunulan cesitli gazete ve dergilerde Dalit intihari ve ayrimcilik hakkinda yayinlanan her haber bolumu okunarak manuel olarak toplanmistir. Arastirmacilar, Hintli gazetecilerin bu tur vakalari cevrimdisi yayinlardan bildirmek icin sIklikla kullandiklari terimleri belirlemisler ve bu terimler, kesfettikleri terimleri kullanarak cevrimici platformlarda bilgi aramak icin kullanilmistir.
Internette Dalit istismarini ararken, yasakli, tehdit, giris, suistimal, inkar, damgalama, saldiri ve ayrimcilik gibi terimler aranmistir. Arastirmacilar daha sonra tum arama sonuclarini gozden gecirmisler, sosyal ayrimcilik sonucu intihar ettikleri vakalari secerek belgelemislerdir. Mevcut calismada bu yontemi kullanmanin temel amaci, Hint kulturunde Dalit intiharinin dogasi ve oruntusu hakkinda ampirik bir anlayis kazanmaktir. Ozellikle arastirmacilar, toplumsal ayrimciligin Dalit halkinin ve topluluklarinin refahi uzerindeki etkileri hakkinda daha fazla bilgi edinmekle ilgilenmektedirler.
2015’ten Haziran 2021’e kadar arastirma doneminde, Hindistan’da arastirmalarda kullanilabilecek alternatif ampirik veri kaynaklari mevcut olmadiginda, lojistik kisitlamalar nedeniyle saha ziyaretleri yoluyla veri toplamak mumkun degildir. Bu nedenle bu veri toplama yontemi, incelenen zaman dilimi icinde incelenen konu hakkinda ampirik veri toplamak icin en etkili yaklasim olarak kabul edilmistir. Bu strateji, yazarlarin Dalit intihari hakkinda gozlem, bilimsel gorus ve olgu incelemesi gibi bilimsel bir arastirma yapmalarini saglar.

ALİNTİ ~

06 Aralık 2021, 12:19	#1
CeReN Webmaster	Kast Sistemi Ve Dalit Sosyal Tanimlanmasi Sosyal ozdeslesme, insanlarin genellikle toplumdaki sosyal statuyu gormemeleri ve ondan kopmus olmalari kavramiyla ilgilidir. Bu durumda, diger ust kasttan kendi durumlarini karsilastirirlar ve kendilerine ben kimim, toplumdaki konumum nedir sorusunu sorarlar. Ayrica kendi statulerini cevrelerindeki diger kisi ve gruplarla iliskilendirir veya karsilastirirlar. En uc haliyle kast sistemi dokunulmazlik olarak kendini gosterir ki bu da ezilmis veya kirilmis olarak adlandirilan Dalitler icin asil kimligini yitirecek kadar asagilayicidir. Kast sisteminin disinda kalanlar saf olmayan, kirli ve dokunulmaz, asagi insanlar olarak kabul edilir. Alt gruptaki bu etiketli statuler, onlari diger ust kast grubundan izole olmalarina neden olmustur. Mahatma Gandhi, dokunulmaz Dalit’i Tanri’nin cocuklari anlamina gelen Harijans olarak yeniden adlandirmis, ancak Hint toplumunda esit statu saglamamistir. Dokunulmazlar terimi genellikle, elle cop toplama, insan diskisi temizleme, sehirden hayvan lesi temizleme gibi en istenmeyen ve tatsiz isleri yapmak icin zorla gorevlendirilen kisileri ifade etmek icin kullanilir. Butun bu zorlu ve kirli islere devam etmeleri nedeniyle ne ekonomik durumlari duzelmis ne de sosyal statuleri. Ek olarak, kirli is toplumda ek damgalanmaya zorlanmistir. Gates vakfi tarafindan Hindistan’da yurutulen bir ankete dayali olarak toplanan veriler, sanitasyon ve temizligin birlikte calismasinin, 2017’de Hindistan’daki temizlik iscilerinde %90’i alt Dalit alt kastlarina ait olan 5 milyon kisinin istihdamina katkida bulundugunu bulmustur. Eski Hindistan’dan beri Dalitler, okula, tapinaga, festivale ve kliniklere gitmelerine izin verilmediginden ekonomik olarak marjinallestirilmislerdir. Bros, uzun suredir ayrimciliga maruz kalanlarin, azalan bir oz imajdan da muzdarip olabilecegini belirtmistir. Benzer sekilde, ayrimciligin surekliliginin, kendi alanlarindaki algilarini, beklentilerini, davranislarini ve tercihlerini yeniden sekillendirebilecegini de desteklemistir. Toplumsal kimlik icindeki oz-ayrimcilik ve azalan oz imaj nedeniyle, zalime karsi herhangi bir toplu eyleme tepki gosterirler. Bazi bireyler, benlik saygisi ve benlik imaji nedeniyle ayrimciliga tahammul edemez ve intihar eder. Ornegin, Bihar’in Gaya Bolgesi’nde bir dogum gunu partisinden gelen Dalit kizini ust kasttan genclerin kacirdigi bir olay bildirilmistir. Olaydan sonra kiz benlik saygisini korumak icin kendini asmistir. Kast Sistemi ve Dalit Sosyal TanimlanmasiEgitimli bireyler arasinda Dalit intihar vakalari artmaya devam etmektedir. Dalit insanlarina yonelik ayrimcilik her sektorde, okulda, kolejde, Universitede, Kurumda, Isletmede vb. dogasinda vardir. Dr. Payal Tadvi bir Dalit ogrencisi Mumbai’deki BYL Nair Hastanesinden MD Jinekoloji okumakmtadir. 2019’da ust kasttan kidemli meslektaslarinin kastci sozleriyle taciz ettigi iddiasiyla intihar etmistir. Benzer bir durumda 26 yasindaki Dalit ogrencisi Rohith Vemula’nin 2016 yilinda universite yonetimi tarafindan kast temelli ayrimcilik nedeniyle Hydrabad Universitesi’nde kendini astigi iddia edilmistir. Tum bu uygulamalar Hindistan’da yasalarca yasaklanmistir, ancak uygulamanin her eyalette hala yaygin oldugu gizli degildir. Kast temelli ayrimciligi ortadan kaldirmak icin Hindistan bircok yasa cikarilmistir ve bu yasalar asagidaki gibidir: • 1955 Sivil haklarin korunmasi yasasi, • 1955 Dokunulmazlik (Suclar) yasasi, • 1989 Planlanmis kastlar kabileler (zalimliklerin onlenmesi) yasasi, • 2013 Copculer ve rehabilitasyon yasasi, Ancak, bu yasalar Hindistan’da hala basarili bir sekilde uygulanmamistir. Hindistan’da bile Ulusal Insan Haklari Komisyonu, SC & ST Ulusal Komisyonu vardir, ancak bu kurumlar tum Dalit vakalarina karsi onlem almaya karsi savunmasizdir. Ne toplum ne de Devlet Dalitlerin haklarinin korunduguna inanmamaktadir. Dalit insanlarina yonelik ihlallerin cogu insan haklari ihlali olarak degerlendirilmemektedir. Dokunulmazlik, Hindistan’da kabul edilen 1955 Dokunulmazlik (Suclar) yasasinda sinirlandirilmistir. Buna gore, Dalit’in toplumun diger uyeleriyle birlikte yemek yemesi durumunda ortak kuyular, goletler gibi kaynaklara erisim icin dokunulmazligin kesinlikle yasak oldugu, okullarda ve diger yerlerde ayri oturma duzeninin saglanmamasi, tapinaklara, turistik yerlere, dukkanlara veya ortak koy yollarini kullanmasina engel olunmamasi gerektigi belirtilir. Toplum, inanclarini yerine getirmeleri ve mulkleri satin almalari icin onlari boykot edemez. Dalit’in Sosyal Karsilastirmasi Kast Sistemi ve Dalit Sosyal TanimlanmasiSosyal karsilastirma dunyasinda, insanlarin belirli bir grubun ve uyelerinin goreceli degerini veya sosyal konumunu sosyal karsilastirma sureci araciligiyla tanimlanir.Modern Hindistan’daki Dalitler, sosyal tabakalasma nedeniyle hala ust kasttan surekli sosyal karsilastirmayla karsi karsiyadir. Cesitli sosyo-ekonomik, kulturel ve yapisal ayrimciliklar ve yetkisizlestirmeler, alt kastlar altindaki kast kavramini genisletmek icin Hint toplumunda Dalitlerin tanimlanmasini etkiler. Nesiller boyu ayrimciliga maruz kalan ve sosyoekonomik statuleri surekli olarak marjinallestirilen Dalitler. Dislanan kisilerin (egitim duzeyi dusuk, saglik durumu kotu ve gelir duzeyi dusuk olanlar) sosyo-ekonomik kosullari, bir miktar iyilesmeye ragmen degismemistir. Insanlar esit derecede calisamazlar, bu nedenle Dalitler olarak etiketlenirler ve ezilenler veya mirastan mahrum birakilanlar olarak da bilinirler. Dalit toplulugunun her zaman toplumun ana akimindan dislanmis oldugu, yukarida bahsedilen sosyal kimlik teorisi surecinin unsurlarini anlamak mumkundur. Bir yandan degisen zamanlarda, anayasa Dalit toplulugunun sosyal adaletinden bahseder ve onlari toplumun ana akimina tasir. Ote yandan Dalit toplulugu hala toplum tarafindan boykot edilmekte ve insanlik disi bir yasam surdurmek zorunda birakilmaktadir. Ust kast toplumuna mensup insanlarin cogunlugu Dalit toplulugunu cok rezil gozlerle gormekte ve halka acik yerlerde onlari istismar etmektedir. Ust sinif toplumu, secim surecine katilmalari halinde Dalit adaylarini kucuk dusurdugu her sosyal ve yasal kurumda tum yuksek mevkileri korur. Ne zaman bir firsat bulsalar, kastlari adina onlara hakaret ederler. Ust kasttan kisilerin bu tur uygunsuz ve ayrimci davranislari, toplumda Dalit toplulugunun olumsuz kimligini olusturur. Dalit toplulugu, ust kasttakilerin kendilerine karsi olumsuz ve ayrimci bir tutum sergilediklerini gorduklerinde, kendilerini toplumun ana akiminin disinda sayarlar. 1955 yilinda Albert Cohen, sosyal husran teorisinde, toplumdan gelen insanlik disi davranislari goren bireyin husrana ugradigini ve bunun da olumsuz dusunce yarattigini belirtmistir. Ayni sey Dalit toplulugu icinde de olmaktadir. Cohen, hem ust hem de orta siniflar icin gecerli olan asari, bireysellik, hirs ve gecikmis tatmin gibi sinif degerleri ile ilgilenir. Cohen, burada ifade edilen degerlerin dogrudan orta ve ust sinif sosyallesmesinden kaynaklandigini, dolayisiyla Amerikan deger sistemine egemen olduklarini one surmustur. Ne yazik ki, isci sinifinin sosyallestigi sosyo-ekonomik ortamlar nedeniyle bu degerlerin isci sinifi insanlar tarafindan elde edilmesi zordur. Toplumun beklenti ve bunun sonucunda ortaya cikan sonuc standartlari, isci sinifini hayal kirikligina ugratmis ve hosnutsuz birakmistir. Oradan, en temel nevroz ve psIkoz turlerinden psIkopati ve cesitli akil hastaliklari gibi daha karmasIk kosullara kadar cesitli akil hastaliklari ortaya cikar.Kast Sistemi ve Dalit Sosyal Tanimlanmasi Bu makale, Albert Cohen’in statu husrani teorisi altinda toplumda ust kastin kendileri icin yarattigi ayrimcilik ve olumsuz kimlik nedeniyle husrana ugrayan Dalitlerin ne gibi adimlar attigi bilgisi yer alir. Dalit topluluguna ust kast tarafindan dayatilan sosyal ayrimcilik ve olumsuz kimlik, iyimser ve karamsar gorusler olmak uzere ikiye ayrilmistir. Iyimser bakis acisina sahip Dalit bireyleri, zaman ve kosullara gore ayrimci ve olumsuz kimliklerini degistirerek toplumsal onurlarini kazanmak icin mucadele devam etmektedirler. Verecekleri mucadelenin toplumu reforme edecegine, toplumun ana akimi icinde esit statulerini kazanacagina inanmaktadirlar. Ancak karamsar gorusler zihinlerde olumsuz dusunce yaratir, toplumsal ayrimcilik ve olumsuz kimlik nedeniyle husrana ugrarlar. Bu tur insanlar zamanla ve kosullarla mucadele edemezler ve mevcut sosyal sistemde geleceklerini karanlik bulurlar. Bu Dalitlerin ruhen o kadar incinmisler ki, yasama arzularini bitirerek intihara yonelmektedirler. Belge Analiz Yontemi Bu calisma, Hindistan’daki Dalit intihari calismasi icin (bir tur icerik analizi olan) dokuman analizi yontemini uygulamistir. Kitap, gazete, dergi, makale, dergi gibi basili ve elektronik belge materyallerinin sistematik olarak incelenmesi amaclanmistir. Belge analizi, anlami ortaya cikarmak, kavrayis kazanmak ve bilimsel bilgiyi gelistirmek icin verilerin incelenmesini ve yorumlanmasini gerektirir. Arastirmacilar, bir metindeki cesitli kelime ile kavramlari anlam ve iliskileriyle birlikte belirlemek icin nicel ve nitel analizin bir kombinasyonunu kullanir. Ardindan metin, yazar(lar), izleyici, hatta zaman ve kultur hakkinda cikarimlarda bulunur. Yazar bu teknigi kullanmaya karar vermistir, cunku Hindistan’daki gazeteler, dergiler ve diger literatur, Dalitlerin sorunlari hakkinda en buyuk ve en iyi haber kaynagidir. Yazarlar, dokuman incelemesi yontemini kullanarak belirli bir sure icinde meydana gelen Dalit intiharina iliskin verileri kolayca toplayabilmistir. Neredeyse her durumda, bir Dalit intihari oldugunda, gazeteler sadece olasi nedenleri degil, ayni zamanda Dalitlerin kastlari nedeniyle nasil ayrimciliga ugradiklarini da bildirmislerdir. Arastirmacilar, bu calismanin ana kaynagi olarak Hindistan’daki gazetelerden (basili ve elektronik) ve dergilerden elde edilen ikincil verileri kullanmislardi. Belge analizi icin ikincil veriler Amar Ujala, Dainik Bhaskar, Dainik Jagran ve Jansatta gibi Hintce gazetelerden toplanmistir. Hindistan’in Bihar, Haryana, Madhya Pradesh, Maharashtra, Rajasthan ve Uttar Pradesh gibi cesitli eyaletlerinden veriler toplanmistir. Dalit kastlarinin intihar vakalari bu bolgelerde genis capta duyurulmakta ve vurgulanmaktadir, bu nedenle bu alanlardaki guncel konulari incelemek zorunludur. Yazarlara gore, bildirilen 50 Dalit intihar vakasinin cogunlugu bu bolgelerde bulunmustur. Bu Dalit intihar olaylarinin her biri, magdurlarin yas grubu (11-20 yas, 21-30 yas, 31-40 yas ve 41-50 yas), cinsiyet (erkek ve kadin) gibi cesitli gruplara ayrilmistir. Dalit intiharinin nedenleri (sosyal asagilama, sahte hirsizlik vakalari, cinsel taciz, temel ihtiyaclarin olmamasi ve bulunamamasi gibi intihar nedenleri ve doktor, ogrenci, ciftci, memur, gazeteci ve isci haric magdurun meslegidir. Bu calismanin verileri 2015 ile Haziran 2021 arasinda toplanmistir. Mevcut calisma icin ornek vakalar, giris bolumunde atifta bulunulan cesitli gazete ve dergilerde Dalit intihari ve ayrimcilik hakkinda yayinlanan her haber bolumu okunarak manuel olarak toplanmistir. Arastirmacilar, Hintli gazetecilerin bu tur vakalari cevrimdisi yayinlardan bildirmek icin sIklikla kullandiklari terimleri belirlemisler ve bu terimler, kesfettikleri terimleri kullanarak cevrimici platformlarda bilgi aramak icin kullanilmistir. Internette Dalit istismarini ararken, yasakli, tehdit, giris, suistimal, inkar, damgalama, saldiri ve ayrimcilik gibi terimler aranmistir. Arastirmacilar daha sonra tum arama sonuclarini gozden gecirmisler, sosyal ayrimcilik sonucu intihar ettikleri vakalari secerek belgelemislerdir. Mevcut calismada bu yontemi kullanmanin temel amaci, Hint kulturunde Dalit intiharinin dogasi ve oruntusu hakkinda ampirik bir anlayis kazanmaktir. Ozellikle arastirmacilar, toplumsal ayrimciligin Dalit halkinin ve topluluklarinin refahi uzerindeki etkileri hakkinda daha fazla bilgi edinmekle ilgilenmektedirler. 2015’ten Haziran 2021’e kadar arastirma doneminde, Hindistan’da arastirmalarda kullanilabilecek alternatif ampirik veri kaynaklari mevcut olmadiginda, lojistik kisitlamalar nedeniyle saha ziyaretleri yoluyla veri toplamak mumkun degildir. Bu nedenle bu veri toplama yontemi, incelenen zaman dilimi icinde incelenen konu hakkinda ampirik veri toplamak icin en etkili yaklasim olarak kabul edilmistir. Bu strateji, yazarlarin Dalit intihari hakkinda gozlem, bilimsel gorus ve olgu incelemesi gibi bilimsel bir arastirma yapmalarini saglar. ALİNTİ ~ ________________ Bizde MutSuz Olalim ~
	Alıntı Yap

Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 ziyaretçi)