Tekil Mesaj gösterimi
Alt 31 Ekim 2022, 14:10   #5
KahKaha
KahKaha - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

Alıntı:
Eru Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Kalp kırıklıkları bana hep "olması gereken tatsız ama sonradan tatlılaşan anılar" gibi geliyor. Ne de çabuk insan o kırıklığa alışıp, kafayı yemeden hatırlayabiliyor değil mi?

Takıldığım nokta bu oldu niyeyse yazıyı okurken Dido. Zamanında, o anda, insana ölüm gibi acı veren o kırıklıklar daha sonra birer anı olarak kalıyor. Üzülmüyor insan bile. Unutulmuyor elbette.

Yine de kalbimiz hiç kırılmasın diyorum. Eline sağlık.
Sinir hücrelerinin kendini yenilemek gibi bir huyları var, biliyorsun.
Kalbimizin sinir sistemi fazla karmaşık olduğundan tam olarak nasıl çalıştığını aklımdan söyleyemiyorum ama ilk anda hissettiğimiz acının psikolojik olarak salgılanan hormonlardan çok daha fazlası olabileceğini düşünüyorum. İspatlamam mümkün değil tabi ki ve öyle yoğun bir acı oluyor. Sonra sinirlerimiz kendine hissedebilmek için yeni yollar bulup büyüyorlar çünkü sevgi en temel ihtiyacımız. Ruhumuz sevgiye muhtaç.

Teşekkür ederim ve amin, bu kadar kırık yeter. Kalplerimiz daha fazla kırılmasın :memnun
Artık felsefem olan sözü şuraya eklemeden konudan çıkmayacağım


________________