Tekil Mesaj gösterimi
Alt 27 Şubat 2022, 13:27   #1
AntepLi
Tanrı Tektir,Ordusu Türk'tür.
AntepLi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart Masum Çocukların Hikâyesi Bölüm 2

Bölüm 2.

Kahvaltıların masaya gelmesiyle gözlerinde ki ışıltının katbe kat arttığını gören anne-babalar çocuklarının heyecanına ortak oluyordu. Turan bir parça ekmek bir bardak çay ile sabah öğününü tamamladığını söyleyerek sofradan ayrılıp üzerini giyinmeye başlamıştı bile. Çorabını ve peşinden pantolonu giyip üzerine mavi önlüğünü güzelce yerleştirip, beyaz yakasını da ayarlayıp çantasını şöyle bir eline alıp beline atarak janjanlı spor ayakkabıları maviye çalan gözleri sarı sarı saçları ile masaya doğru yaklaşıp gülümseyerek babasına bakıp.

-Turan ; Ben Hazırım Babacığım

Diyerek babasının daha hızlı olmasını istermişçesine bir bakış atarak kapıya yöneliyordu.
Diğer tarafta ise henüz sofra da oturan naifliği ve kibarlığı genç kız havası atan uzun siyah saçlarının örğülerine kırmızı kurdaleleri birer birer bağlanmış,beyaz dantelli çoraplar giyilmiş,babasının prensesi annesinin biriciği olan zeytin gözleri ile ailesinin canparesi olan Tuğba..
Sonunda kahvaltı bitmiş.
Babalar çockların ellerinden tutmuş ve okulun yoluna koyulmuşlar..
Turan babasına,

-Turan ; Babacığım okulda top varmıdır?
Öğretmenler kızar mı?
İlk gün ödev verirler mi?
Gibi soruları peş peşe sorarken,babası ise Turanın her sorusuna cevap veriyor oğlunun bu mutluluğunu heyecanını oda yaşıyordu..
Diğer yandan ise kapının önünde Annesine sarılıp zeytin gözlerinden birer damla yaş süzülen evin Prensesi Tuğba annesinden ilk ayrılışı olacağı için Annesini de hüznüne ortak edip onunda ağlamasına sebep oluyordu.
Nihayet oda Okul Yoluna koyuldu, babasının eline sım sıkı sarılmış çıtı pıtı bir kız olarak etrafına bakarak meraklı gözlerle gittiği yolu öğrenmek için her yeri gözlemliyordu.

-Tuğba ; Babacığım Okul Çıkışı Beni Sen Mi Alacaksın Annem mi?

Diye babasına sordu,oda sen kimin gelmesini istersin güzel kızım diyerek cevapladı.

-Tuğba; Annem gelsin sen yorulma babacığım

Diyip hem babasının hem annesinin ilk gününde yanında olması için yapmış olduğu bu kurnazlık ile pekişiyordu.

Yolun sonun da Okulun kapsına vardılar.
Birbirini daha önce hiç görmemiş bu iki çocuk okul kapasından birlikte içeri adım attılar.
Turan babasının elini bırakıp hemen bahçeye koştu,gönlünce sağa sola koşup içinde ki tüm çocuk ruhunu özgür bıraktı.
Tuğba ise babasının elini halen bırakmamış,sanki bir başka dünyaya adım atmışçasına halen bahçede koşuşan çocuklara bakıyor. Babası ile ufak adımlar ile bahçenin içerisinde dolaşıyordu.

Ve nihayet iki minik kalbin daha heycanlanmasına vesile olan ilk Zil Çaldı..

Turan İle Tuğba öğretmenlerin söylediği noktalara gelerek sınıflarının belli olduğu o yerde durdular.
1-B sınıfı Öğrencisi bu iki miniğin aynı sınıfta olması tesadüf mü yoksa takdiri ilahimiydi.
Babaları ile vedalaşıp sınıflarına doğru adımlayan. Bu çocuklar belki de yıllar sonra çok farklı noktalarda olacak hayatlarının kendilerine ne getireceğini bilmeyerek sınıflarına geçtiler..
Herkes kafasına göre bir yere otururmuş, sınıfta adeta bir kahvehane havası oluşmuştu.
O sırada bir zil sesi daha duyuldu herkes biraz sessizleşip ne olduğunu merak eder iken.

Kapıdan içeri,178 boyların da siyah saçlı yakışıklı esmer tenli bir genç öğretmen girer.

Çocuklar ayağı kalkar Öğretmen gülümseyerek;
- Öğretmen; Oturun çocuklar der.
Herkes oturur eline tebeşiri alan öğretmen
Siyah tahta önüne gelerek Tahtaya büyük harflerle adını yazar..
""Mehmet"
-Mehmet Öğretmen; Evet çocuklar benim adım Mehmet,sizlere artık ben ilgileneceğim,beraber okuma yazma öğrenip eğlenceli oyunlar oynayıp, sizlerin Vatan Millete birer faydalı insan olmanız için elimden gelenin en iyisini yapacağım,tabi sizde bana yardım edeceksiniz..
Der.
Çocuklar daha ilk gün öğretmenlerine sempati duyarlar.
Oturma düzeni ayarlanır herkes bu düzene göre oturacak denir.
Tuğba orta sıranın önden bir arkasına,Turan ise Pencere kenarından arka sıradan bir öne geçer, Tuğba'nın tam çaprazına..

-Mehmet Öğretmen ; Sınıf ile tanışma faslına geçer duvar tarafından başlayıp öğrencilerin adını tek tek sorup,hem şakalar yapıp hem isimleri görsel ile pekiştirmek için..

Ve orta sırada sıra Tuğba'ya gelir.

Siyah saçları ve zeytin gözleri ile ayağa kalkıp,ellerini sırasının üzerinde duran defterine koyarak,

-Tuğba; Benim Adım Tuğba der.
Ve oturur.
Turan ise daha kendine sıra gelmeden, Tuğba'nın adını aklına mıh gibi kazır.
O ilk görüş ilk bakış ,henüz daha çocuk olan kalbinin içinde bir yerlere dokunur.
Tanışma faslı devam ederken sıra Turan'a gelir. Aklı halen orta sırada ki o kızdadır.

Camdan Vuran Güneş sarı saçlarını Kızılımsı bir renge büründürmüş mavi gözlü o çocuk gülümseyerek ve heycandan kaynaklanan kekemelik ile.

-Turan ; Benim adım Turan Der..

-Mehmet Öğretmen ; Adının anlamını biliyormusun? diyerek sorar Turan'a.

-Turan; Hayır öğretmenim adımı babam koymuş,çok seviyormuş bu adı der.

-Mehmet Öğretmen ; Güzel adın var adınla yaşa der. Gülümseyerek.
________________

Bir Işık Süzüldü Tanrı Dağından,Tanrı Dedi ki;Senin Adın TÜRK Git İntikamını Al Yarından..