Tekil Mesaj gösterimi
Alt 27 Ekim 2021, 15:03   #1
KahKaha
KahKaha - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart Aşkın Modası Geçer mi?



Aşkın Modası Geçer mi?

Her kalp kırıklığının ardından asla ile başlayan bir çok cümle kurulur. Benim en sevdiğim ise “Asla aşık olmayacağım”dır.
İnsanın sevdiğinden vazgeçmesi çok acıtır; sadece fiziki olsa narkotikleri alır yoluna devam edersin ya da sadece ruhsal olsa antidepresanını alırsın. Aşk acısı tam olarak öyle değil. Hem fiziksel, hem ruhsal, hatta bazen ulvi bir acı ve mazoşizm ile uzaktan yakından alakası olmayan bünyeler için tekrarını yaşamaktansa kaçılması gereken bir acı. O yüzden bir süre bir daha asla aşık olmak istemez insan. Mazoşist olunmamasına rağmen tekrar tekrar riske girmeyi göze alabilecek kadar aşkın hormonları karşısında zayıf da bir acı.

Belki de aşk acısının zayıflığıyla ya da aşkın yüceliğiyle hiçbir ilgisi yoktur hissedip düşündüklerimizin. Dün okuduğum bir sözdeki gibi, belki de sadece aşkın modasının hiç geçmemesiyle alakalıdır. Aşkı, dolabımızdaki vazgeçmediğimiz siyah elbiseden ya da inci küpelerimizden daha değerli kıldığımız kesin.

Aşk bu, her giyeni güzelleştirip, özelleştiriyor.
Aşk, ona sahip olan herkesin tenine siniyor.
Aşk, sadece kelime olarak duyanı bile dinçleştiriyor; hakkını vererek yaşayanı ise gençleştiriyor.
Aşk bu ya, risk aldırıyor; büyük kazandırdığı gibi büyük de kaybettiriyor.

Hal böyle olunca, aşkı yüce kılma huyundan nasıl vazgeçilir ya da geçilmeli mi bilemiyorum. İnsan ne zaman aşk için kendinden ödün vermeyi bırakır? Ne zaman özlemeyi bırakır? Ne zaman ununu eler, eleğini asar? Modası geçecek olsa ve bir daha asla aşık olmayacağımızın, dolayısıyla acı çekmeyeceğimizin bir garantisi olsa hangimiz seçeriz aşksız bir hayatı?
Aşkın modası bilemem ama incilerimin modası geçse de benim onlardan geçemeyeceğim aşikâr.

D.T.
________________