[eLsaa]

Babası öldükten sonra okulu bırakmak zorunda kaldı.

Abisi de kendi gibi tiyatrocu olduğundan bu mesleği seçti. Kısa boylu olduğundan bazı roller ona verilmemiştir. Hatta bir röportajında:

''Son zamanlarda denize giremez oldum. Dehşetli utanıyorum. Giydiklerimi hiç yakıştırmam kendime. Biri güzel olmuşsun dese, bu kez alay edildiğime inanır, yalnız kalınca ağlarım. Biliyorum bunların hepsi kompleks, ama bir türlü önüne geçemiyorum. Yüreğimin içindeki aşağılık duygusunu yenemiyorum...''

Ziya Keskiner ile evlendikten sonra oğlu oldu. Fakat oğlu kalp hastalığına yakalandı. Tiyatrolardan toplanan para ve kampanyalar ile çocuğun ameliyatı başarılı geçti. Ama girdiği derin komadan sağ çıkamadı. Doğum gününe bir gün kala haberi alan Naşit bir daha doğum gününü kutlamadı.

Bağırsak kanserinden aramızdan ayrılan sanatçı bugün hala Türk Sineması'nın en sevilen insanlarından biri.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]