IRCForumu.ORG   sohbetkacak
reklamalanı


 
 
Seçenekler Stil
Alt 04 Ocak 2022, 04:35   #1
Kayıtlı Üye
EzeL - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart Kalbimiz icin yapmamiz gereken en onemli Altin kurallar...

Kalp Sağlığımızı Korumak İçin Neler Yapmalıyız
Hayatınızda zararlı olduğunu düşündüğünüz ne varsa atın. ...
Kilonuza dikkat edin. ...
Hamurlu işlerden uzak durun, Akdeniz diyetine ağırlık verin. ...
Tuza dikkat. ...
Egzersizi artırın. ...
Risk faktörlerini gözden geçirin. ...
Tarladan beslenin. ...
İhtiyacınız kadar su için


Kalp Sağlığımızı Korumak İçin Neler Yapmalıyız
29 Eylül her yıl Dünya Kalp Günü olarak çeşitli aktiviteler ile kutlanmaktadır. Dünya Kalp Günü, Dünya Kalp Federasyonu tarafından oluşturulmuş geleneksel bir aktivitedir. Burada amaç ülkemiz ve tüm dünyada en başta gelen ölüm sebebi olan kalp damar hastalıklarına dikkati çekmek, halkın bu şekilde bilinç düzeyinin artırmak, toplum düzeyinde kalp damar hastalığına neden olan risk faktörlerinin azaltılarak, toplumun kalp sağlığının iyileştirilmesine katkıda bulunmaktır. Bu amaçla Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyemiz Doç.Dr.Ufuk Eryılmaz’da önemli açıklamalarda bulundu.

Doç.Dr. Ufuk Eryılmaz “29 Eylül ‘Dünya Kalp Günü’ nedeniyle benden bu yazı istendiğinde aklıma ilk olarak kalp sağlığı özelinde olmakla beraber esasında genel sağlık üzerine yazmak geldi. Kalp özelinde genel sağlık konularına değinmek yerinde olur sanırım. Her ne kadar biz kalp doktorları için kalp her şeyin başında gelse de tam bir sağlık hali için tüm organlarımıza ihtiyaç duymaktayız. Meşhur bir sözdür ‘ Kimse organları yarıştırmasın kalbin işini göz, gözün işini kalp yapamaz.’ Buna tüm kalbimle inanmakla birlikte yine de özel organlar içinde kalbin en özel organ olduğunu düşünüyorum. “dedi.

Doç.Dr. Ufuk Eryılmaz sözlerine şöyle devam etti; “Peki özelin de özeli bu organımızı en iyi şekilde nasıl koruyabiliriz? Yine yukarda değinmeye çalıştığım gibi genel sağlığımızı koruyarak elbette! İşte size genel sağlık üzerine 10 öneri:

Hayatınızda zararlı olduğunu düşündüğünüz ne varsa atın

Biz kalp doktorları için bunların başında sigara ve daha güncel bir problem olmaya başlayan türevi nargile gelmektedir. Her ikisinin azı çoğu fark etmez her düzeyi zararlıdır ve inanıyorum ki hastalarımız sigara ve türevlerinin bozduğu koroner kalp damarlarını görseler ne demek istediğimi çok daha anlayacaktır. Sigara ve türevleri sadece kalp damarlarına değil başta akciğer olmak üzere çoğu organa zarar vermekte, bu organlarda fonksiyon bozukluğu ve kanserleşmenin önünü açmaktadır. Burada alkole de değinmekte fayda var diye düşünüyorum. Kalp damar sağlığı adına yüksek doz alkol almaktan uzak durmak yerinde olur sanırım çünkü bu hasta grubunda yüksek doz alkol direkt olarak kalp kasına zarar vererek kardiyomiyopati dediğimiz kalp kas hastalığına yol açabilmektedir.

Kilonuza dikkat edin

Bilimsel veriler ışığında biliyoruz ki kilo artışı kalp damar sağlığını tehdit eden Hipertansiyon, Diyabet ve Lipid hastalıklarına eğilimi artırmaktadır.

Hamurlu işlerden uzak durun, Akdeniz diyetine ağırlık verin

Burada ‘3 beyaz’ vurgusu önemli olur sanırım. Tuz, şeker, un! Tuza ayrı bir başlık açacağım için şimdilik şeker ve un üzerine bir iki cümle yazmak istiyorum. Şeker ve un bir araya geldiğinde inkar edilemeyecek kadar güzel ikili oldukları doğru, ancak her doğru bizi sağlığa çıkarmıyor maalesef, içerdikleri yüksek kalori, hele de egzersizin olmadığı bir organizmada hızlı kilo alımı, insülin direnci ve metabolik sendrom gibi kimi metabolizma hastalıkları üzerinden kalp damar sağlığını tehdit eder hale getirmektedir kendilerini. Bunun aksine meyve - sebze ve lif ağırlıklı beslenme barsak ve kalp sağlığı için çok özel bir öneme sahiptir.

Tuza dikkat

Kan basıncı yüksekliği yani hipertansiyon, kalp ve böbrek yetersizliği bulunan hastalarda orantısız tuz alımı hastalarda hastaneye sık başvurunun kaynağını oluşturmaktadır. Günlük 4-6 gr tuz günlük ihtiyaç için yeterli iken Türk insanının bunun çok üzerinde tuz tükettiği ve bu tuzu en çok tencerede pişen yemekten aldığı saptanmıştır. Burada özel bir parantez açarak özellikle kan basıncı düşüklüğü yaşayan kimselerde tuz tüketimini artırmanın faydalı bir seçenek olduğunu belirtmek istiyorum.



Egzersizi artırın

Hareket hareket hareket! Hayatımızın tüm zamanlarının olmazsa olmaz mottosu. Egzersizin sayısız faydaları var, bunu hatırlatmak dahi yeterli diye düşünüyorum. Haftanın en az 3-4 günü 45-60 dakikalık tempolu yürüyüş kalp sağlığı için ideal bir öneri gibi durmaktadır.

Risk faktörlerini gözden geçirin

Kalp damar sağlığı için risk faktörleri arasında yaş, erkek cinsiyet, aile öyküsü, sigara, hipertansiyon, diyabet, kolesterol yüksekliği bulunur. İlk üçü için yapacak bir şey yok ne yazık ki! Sigaraya ve türevlerine de yukarıda değinmiş oldum. Gelelim son üçüne, aşırı tuz tüketimi, aşırı tuz tüketimi, aşırı kalorili beslenme ve özellikle doymuş hayvansal yağ tüketimi bu üçlüde birçok mekanizma üzerinden sayısız zararları tetiklemektedir. Meşhur bu üçlü, endotel dediğimiz damarların iç kısmını döşeyen tabakada oluşturdukları hasar ile ölümcül birçok hastalığın nedenidirler ve mutlak şekilde kontrol altına alınmaları gerekmektedir. Ölümcül hastalıklar arasında kalp krizi en meşhur olanı ama bunun yanına beyin felci , son dönem böbrek yetersizliği, aort ve dallarının damar hastalığını da eklemek yanlış olmayacaktır. Bu anlamda düzenli doktor kontrollerinizi önemseyin.

Tarladan beslenin

Doğal beslenmenin her geçen gün daha da güç bir hal aldığı günümüzde bu çabanızdan hiç vazgeçmeyin. Hayatın pırıltısı hep doğada, bunu unutmayın!

İhtiyacınız kadar su için

Hipokrat döneminden bu yana su için öneriler kimi zaman değişmekle beraber insanın ihtiyaç duyduğu ölçüde su tüketmesi önerisi en doğru öneri gibi durmaktadır. Yine de kalp ve böbrek yetersizliği olan, ilaç kullanan kimi hastalar için doktorların önerdiği şekilde sıvı alımına dikkat etmek önem taşımaktadır.

Temiz hava soluyun, stresten uzak durun

Büyükşehirlerin derdi de kimi zaman kendileri gibi büyük olmaktadır. Özellikle karayolu araçlarından ve kimi endüstriyel merkezlerden havaya salınan gazlar havayolu hastalıklarının ağırlaşmasına neden olarak hastaların daha da sıklıkla hastaneye başvurmalarına yol açmaktadır. Bu tip maruziyeti azaltmak adına boş zamanlarda doğa ile buluşmak nispeten faydalı bir öneri olabilir. Eminim bu sizin günlük yaşamdaki stresinizi de azaltacaktır.

Uyku ve cinsel yaşam kalitenizi önemseyin

Hareket her ne kadar genel sağlık için olmazsa olmaz ise uyku da öyle! Uyku kalitenizi önemseyin. Uykuda horlama, ara ara nefes durması, sabahları yorgun uyanmak, televizyon karşısında uyuya kalmak uyku apne sendromu dediğimiz hastalığın habercisi olabilir, profesyonel destek almakta tereddüt etmeyin. Son olarak cinsel yaşam üzerine şunu belirtmek gerek; erkeklerde sertleşme problemi ( erektil disfonksiyon ) tedavisi olan bir hastalık olmakla beraber burada kullanılan kimi ilaçlar kalp damar sağlığı için verilen ilaçlarla aykırılık oluşturmakta ve birlikte alınmaları bazen ani kalp ölümlerine yol açabilmektedir. Cinsel performansı artıran ilaçların kalp damar sağlığı için verilen ‘nitrat türevi’ ilaçlarla beraber kullanımı tehlikelidir. Bu konuda her daim doktor önerilerini takip etmek faydalı olacaktır.

KALBİNİZİ KORUYUN ÇÜNKÜ İÇİNDE SEVDİKLERİNİZ VAR

HERKESE SAĞLIKLI GÜZEL YARINLAR DİLEĞİYLE

...Alıntıdır...
 


Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 ziyaretçi)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB kodu Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Kapalı



Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 02:20.